Thursday, March 15, 2012

bir mektup yazmak geciyor icimden
dunsuyorum da yaziyorum da
o sayfadan bu sayfaya doldurup bosaltiyorum
neden yazamiyorum acaba?
Ne var ne yok?
Bil-e-miyorum.

Geride kalan, geriden kalan, el sallayan
Birbirine gorunen yildizlar, arkandan fisildayan karanlik
Golgelerim golgelerime mektup bu
Ne var ne yok?
Ben bilmiyorum, sen biliyor musunuz?

Benden gecen, senden kalan, talan
Ayikla, ayaklan, kara basan
Aslinda gunduzler de az biraz uzadi gibi
Bak iste bu var bu yok
Ben biliyorum sen biliyorsun mu?

Bekledigin kelimeler bunlar degil
Bekledigim sozler saz olmus buyuyorlar bu golde
Buyut curut yap boz kaz saril
Hakkatten senden ne var ne yok?
Bunlari da bos ver sen simdi
Bilmiyorum`u kabul et

Simdilik
kimdik neydik biz?
Bu sorularin ne anlami kaldi
Yururken bunlari firlattim ben
Ne var ne yok
Ne dolu ne bos
Bunlar mi yani yolculuklardan arta kalan?
Beklenenler?
Kizmadan yol anlatilir mi?
Kizmadan yola cikilir mi?
Oyle, heyecan var.
Bu bir sozcuk eder ama
Peki ya geri kalan satirlari mektubun?
Bunu da bosver bunu bilmemen elde mi?
Ne var ne yok ellerinde?
Onu anlat sen belki, ben de belki...
Karsilikli bilisim caginin
Mektup ozanlari
bos sayfalar gonderelim mi birbirmize?
Nasil olsa ne var ne yok sorariz karsilasinca?

No comments: